Siyaset

''Ben de Bir Çobanım'' Sözünün Altındaki Gerçekler

BU YAZIYA PUAN VER

koyun-mu-olacaksin-yoksa-fikri-hur-vicdani-hur-insan-mi
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Milli Tarım projesi” toplantısında 14 yıllık iktidarı boyunca belki de ilk kez bir düşüncesini çok net ifade etti : “Çobanlığın felsefesini anlayamayan insan yönetemez, ben de bir çobanım
Erdoğan’ın “Ben de bir çobanım” diyerek halkı koyun yerine koymasına şaşırmamak lazım. Koyun yerine koyduğu dinleyicilerin alkışlamasına da şaşırmıyorum. Ne söylese alkışlıyorlar. Ak dese alkışlıyorlar kara dese alkışlıyorlar. Erdoğan’ın çobanları olduğunu çok açık bir şekilde gösteriyorlar.
Bu nedenle Erdoğan neden böyle konuştu ya da dinleyenler koyun yerine konulduklarını duydukları halde neden alkışladılar diye konuşmayacağım. Normal bir ülkede yaşansa toplumun ayağa kalkacağı olaylar ülkemizde o kadar sıradanlaştı ki artık en saçma olaylar bile beni şaşırtmıyor. Çünkü ertesi gün daha saçma bir olay yaşıyoruz.
Ben Erdoğan’ın “çoban” benzetmesi altında yatan zihniyeti konuşmak istiyorum. Cumhurbaşkanının kendisi için çoban benzetmesi kesinlikle tesadüf değildir. Kafasındaki rejimin ve zihniyetinin dışa vurumudur
Cumhuriyetle, laiklikle sorunu olan, demokrasiyi düne kadar kâfirlik olarak gören, Osmanlı’yı geri getirme hayalleri kuran biri için halk yönetilmesi gereken bir koyun sürüsüdür.
Neden?
Dinci şeriatçı zihniyete göre devlet – insan ilişkisi, çoban- koyun ilişkisidir. Devleti yöneten sultanlar halifeler, halkın çobanı, halk ise sultanların reayası yani koyunudur. 
Osmanlı zamanında da sultanlar, halkın çobanıydı. Padişahın fermanı kanundu. O ne emrederse halk uymak zorundaydı. Çünkü halk padişahın reayası yani koyunuydu.  Padişah öl dese ölmek zorunda olan, savaşlarda evini barkını, çocuğunu terk etmeye mecbur bırakılan, yiyecek ekmeği zor bulan, ektiğini, biçtiğini padişaha yediren Türk milleti yüzyıllar boyunca Osmanlı sultanlarının koyunu olmuştur.
Çoban – koyun ilişkisini daha net anlatmak için Osmanlı tarihinden bir örnek vermek istiyorum…
Tarih 16 Mart 1920…
Fatih’in İstanbul’u fethettiği günden beri 467 yıllık Türk şehri olan İstanbul, emperyalist İngiltere tarafından işgal edildi… Memleketin içinde bulunduğu durum Atatürk’ün gençliğe hitabede ifade ettiği gibiydi. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, orduları dağıtılmış, tersanelerine girilmiş, memleketin her köşesi işgal altında… Osmanlı’nın başkenti bile işgal edilmiş, imparatorluk fiilen son bulmuş…
Türk tarihinin en utanç verici gününde son padişah Vahdettin sarayında sessizce oturmuş İngilizlerden merhamet bekliyordu… Yani tamamen bitmiş, tükenmiş aciz bir padişah…
İşte böyle bir günde saraya Hamidiye kahramanı Rauf Orbay gelerek Vahdettin ile görüştü. Son padişah ile yaptığı görüşmede sultana Anadolu’ya geçmesini ve milletiyle beraber savaşmasını teklif etti.
Peki, Vahdettin bu teklife ne cevap vermiştir dersiniz?
Padişahın cevabı aynen şöyleydi:
Rauf Bey! Bir millet var koyun sürüsü… Buna bir çoban lazım… O da benim
96 yıl önce Vahdettin’in söylediği bu söz, Erdoğan’ın “Çobanlığın felsefesini anlayamayan insan yönetemez. Ben de bir çobanım” sözüne ne kadar benziyor değil mi?
Çünkü zihniyet aynı… İkisi de halkı yönetilmesi gereken koyunlar olarak görüyor. İkisi de kendisini çobana benzetiyor.
Düşünün! Başkentin işgal olduğu gün, her şey bitmiş, sultanlığı son bulmuş ama hala halkı kendisinin koyunları olarak görmekten vazgeçmeyen esir bir padişah… Ve ülkede her gün şehitler verilirken, ekonomi uçuruma doğru sürüklenirken, devletin bekası tartışılıyorken kendisini seçen halkın çobanı olduğunu söyleyen bir Cumhurbaşkanı…
Yıllar geçse de, rejim ve devletin ismi değişse de İslamcı zihniyetin halka bakışı değişmiyor. Onlar için halk dün de yönetilmesi gereken koyundu, bugün de koyun. Oysa günümüzün çağdaş devlet anlayışında insanlar değil devlet yönetilir. Devleti yönetenler vatandaşa hizmet için vardır vatandaşı yönetmek, çobanları olmak için değil…
Erdoğan’ın bu açıklaması sıradan, alıştığımız bir söz olsa da başkanlığın tartışıldığı günlerde hayalindeki başkanlığı tahmin etmemizde bir işarettir.
Şimdi Türk milletine şu soruyu sormak istiyorum
Koyun mu olacaksın? Yoksa fikri hür vicdanı hür bir insan mı?
Düşün! Seçimini yap
TIBBIYELİ HİKMET

Bir Cevap Yazın

Pin It on Pinterest